Bebeklik Periyodunda Sünnet

Sünnetin çok kısa sürmesi nedeniyle, bebek kaç aylık olursa olsun, hareketleri sünneti engellemez. Sünnet sırasında bacaklarının kısa mühletle tutulması kafidir. Vücudun hareketleri problem yaratmaz. Hareket durumu, sünnet sonrasında da sakınca yaratmamaktadır. Hülasa, bebeğin hareketli olması sünnette zorluk oluşturmaz.

Bebeğin çok küçük olması mani değildir. Tersine, yaşı küçük bebeklerin ağrı eşiği daha yüksek olduğu için ağrıya karşı büyük evlatlara nazaran daha dayanıklıdırlar. Sünnet sürecindeki ağrı muhakkak bebeklerin dayanamayacağı bir ağrı değildir.

Halk arasında, bebekken sünnet olanların ileride tekrar sünnet olması gerektiğine dair bir kanı vardır. Bu katiyen gerçek değildir. Sünnet derisi, tecrübeli ellerde, elverişli ölçüde ve hakikat biçimde kesildiyse bu türlü bir risk yoktur. Lakin bebeklik devri boyunca, kalın yağ dokularının cildi ittirmesine bağlı olarak, pipi etrafında cilt katlantısı görülür. Bu görünüm, bebek pipisi için külliyen olağandır ve evlat büyüdükçe ailelerin alıştığı pipi haline kavuşur.

Pipi ucunun çok dar olması durumu, yani fimozis (Bitik), sünnet sürecini zorlaştırmaz. Uyuşturma sürecinden sonra pipi ucu açıldığı için bebeğe ek bir acı da vermez. Bu bebeklerde sünnet sonrasında kızarıklık ve kabuk bağlama biraz daha ziyade görülür.

Ek bir marazı (örneğin nörolojik bozukluklar, önemli kalp-akciğer hastalığı) olmadığı müddetçe ağlamaya bağlı olarak nefessiz kalma ve mevt görülmez. Olağan bir bebek, ağlarken çok kısa vadeyle nefesini tutsa bile ahir kesinlikle nefes almaya devam edecektir.

Bebeğinizin aşıları sünnete mahzur bir durum oluşum etmez. Sünnetin yapıldığı gün dahi aşılar yapılabilir.

Sünnet derisinin kesilmesi cerrahi olarak yapılmaktadır.

Sünnet sonrası ağrı çoklukla bir günle sonludur. Dördüncü gün yara kaynamış olur. Yedinci günden itibaren kanama ve enfeksiyon üzere riskler kaybolur ve bebek günlük hayata döner.

Cerrahi metotla yapılan sünnette, pipinin hadlerine zarar verme ihtimali yoktur. Bu nedenle, hangi yaşta yapılırsa yapılsın, cinsî işlev problemlerine muhakkak yol açmaz. Esasen sünnet süreci hangi prosedürle yapılırsa yapılsın, sünnet derisinin bir formda kesilip vücuttan ayrılması gerekmektedir.

Bebeğe umumî anestezi verilmeyeceği için, hafif gribal enfeksiyonlar sırasında sünnet yapılabilir. Gelgelelim, çok şiddetli, yüksek ateşle seyreden grip geçiriyorsa, bebeğe 2. bir gerilim yüklemek istemeyiz.

Sünnet öncesinde yapılması gereken hiçbir hazırlık bulunmuyor. Evladın aç kalmasına gerek yok, aileler evlatlarını yedirip gelebilirler. Gelgelelim evladı sünnet sırasında uyutabilmek için en çokça 2-3 saatlik açlık isteyebiliriz.

Sünnet sonrasında ateş olursa, birkaç gün evvel kaptığı bir mikroba bağlı ateşli bir hastalık geçiriyor olabilir. Ateş devam ederse, sebebini anlamak için evlat mütehassısına şovunuz. Bebeklerde sünnetten kaynaklanan ateş olmaz. Sünnet yeri enfeksiyon kapsa bile bebekte ateş yapmaz.

İdrar yaparken ağrısı, acısı olabilir. Mahsusen birinci idrarı biraz külfetli olacaktır. Pipinin başı yeni ortaya çıktığı için bu olağandır. Velev birtakım bebekler ağrı nedeniyle idrar yapmak istemeyebilirler. Ama hiç idrar yapmak istemese de, çok tutamaz kesinlikle yapacaktır. Uzun mühlet idrar yapamazsa acilen hekiminizi bilgilendiriniz.

Pansuman yahut hususî bir yara bakımı gerekmez. Gelgelelim her sünnetin güzelleşme süreci farklı seyreder. Bu nedenle bebeğinizi öbür sünnet olmuş bebeklerle kıyaslamayınız.

Sünnetten sonraki 2. günden itibaren her gün duş aldırabilirsiniz.